Her gelişinde bedenimde tamiri zor, ruhumda tabiri zor, ömrümde ulaşılmazı zor mesafeler, yaralar açtın. Her gelişinle doğaya inat yeniledim kendimi. Her gelişinde içimde bir bayram sevinci, gözümde bir ışık ve yüreğimde bir umut. Hani diyorum her seferinde acaba bu sefer, acaba bu sefer giderken benden, daha az acıtırmısın canımı. Daha az yakarmısın yüreğimi. Biliyorum son bir defa ziyaret edeceksin bu bedeni. Ve son bir defa daha yakacaksın canımı. Son defa daha göstereceksin maske önü yüzünü sevdireceksin kendini bana. Sonra yine ayrılık vakti.Ama her gelişinde Sırf sana inat doğarım yeniden üstüne, açarım güllerimi allı beyazlı, yakarım ışıl ışıl ataş böceği ferinde içimi.
Ama ne varki her Aşk bir buluş, her buluş bir kurtuluş, her kurtuluş bir savruluş, her savruluş bir unutuluş, her unutuluş bir uçurum ve her bir uçurum… Ve her bir uçurum Sen.
Ne çok uçurumsun sen aşk…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder